Saç bakımı denince son yıllarda ilk akla gelen argan yağının sadece saç bakımında değil; pek çok hastalığın tedavisinde de destek olarak kullanıldığını biliyor muydunuz? İşte argan yağının kullanımı ve faydalarına dair bilmeniz gerekenler…

Saç bakımı denince son yıllarda ilk akla gelen argan yağının sadece saç bakımında değil; pek çok hastalığın tedavisinde de destek olarak kullanıldığını biliyor muydunuz? İşte argan yağının kullanımı ve faydalarına dair bilmeniz gerekenler…
Argan yağı Fas’ta yetişen Argania spinosa isimli ağacın fındık büyüklüğündeki meyvelerinden elde edilen bitkisel bir yağ. Bu yağ, oleik ve linoleik asit başta olmak üzere yağ asitlerini içerir. Tokoferol (E vitamini), Fenol, karoten, skualen diğer temel bileşenleridir. Güçlü bir Afrodizyak bitki yağı olan Argan Yağı, el ve ayak bakımı, vücut bakımı, tırnak bakımı, cilt ve yüz bakımı ve saç bakımında oldukça etkili bir organik yağ. Argan yağı, içerisindeki E vitamini ile siyah nokta ve sivilceleri kısa sürede yok ediyor, genç ve ışıl ışıl bir görünüme kavuşturuyor. Özellikle yaz mevsiminde kuruyan ciltleri nemlendirici özelliği sayesinde her banyondan sonra yüz ve boyun bölgesinde kullanıldığında kısa sürede canlı ve parlak bir cilde sahip olabiliyorsunuz. Yaşlanma geciktirici etkisi içeriğindeki E vitaminine bağlanabilir. Argan yağı 70,2 mg, palmiye yağı 25,6 mg, zeytinyağı ise 7,1 mg E vitamini içerir. Argan yağı yemek pişirirken de kullanılabilir. Argan meyvesinin kan kolesterol ve trigliserid düzeylerini düşürdüğü, kalp damar hastalıklarını ve kanseri azalttığı düşünülüyor. Saç bakımında saçlı deri, saçı nemlendirmek ve parlak görünüm elde etmek için de kullanılır.
 

 
İşte argan yağının en önde gelen yararlarından 12’si
 
Argan yağı, yüzyıllardır Fas mutfağının temel taşlarından biri. Hafif,fındıksı aromasıyla yemeklere lezzet katmasının yanı sıra onlarca potansiyel sağlık yararının olmasıyla argan yağı artık dünya çapında bir mutfak, kozmetik ve tıp uygulaması ürünü.
 
1- Temel besleyici maddeleri içerir:
Argan yağı, baskın olarak yağlı asitlerden ve çeşitli fenolik bileşenlerden oluşur. Arganın yapısındaki yağların çoğunluğu oleik ve linoleik asitlerden gelir. Bu asitler, kalp sağlığı üzerindeki pozitif etkileri ile bilinen sağlıklı yağları oluştururlar; dolayısıyla argan yağı, güçlü bir besleyici madde kaynağıdır. Argan yağının yapısında sağlıklı bir cilt, saç ve gözler için hayati olan E vitamininden bolca bulunur. Bu vitamin, güçlü antioksidan özelliklere de sahiptir.
 
2- Antioksidan ve anti-enflamatuar özellikleri bulunur
Argan yağının yapısındaki çeşitli fenolik bileşenler, çoğu antioksidan ve anti-enflamatuar özelliğinin kaynağıdır. Argan yağındaki bol E vitamini içeriği, serbest radikallerin hasar verici etkilerini hafifletmeyi sağlayan güçlü bir antioksidan olarak görev görür. Yapısındaki CoQ10, melatonin ya da bitki sterolleri gibi diğer bileşenler de argan yağının antioksidan kapasitesini artırmaktadır. Yapılan bazı çalışmalara göre argan yağı, yaralanma ya da enfeksiyon kaynaklı iltihapların azaltılması için doğrudan cilt üzerine uygulanabiliyor.
 
3- Kalp sağlığına iyi gelebilir
Argan yağı, tekli doymamış, omega-9 yağı olan oleik asit bakımından son derece zengin. Avokado ve zeytinyağı gibi besinlerde de bulunan oleik asidin kalp koruyucu etkileri olduğuna inanılmaktadır. Yapılan bir araştırmaya göre, argan yağı, kandaki antioksidan seviyesi üzerindeki etkisi aracılığıyla kalp hastalıkları riskini düşürme kapasitesi bakımından zeytinyağı ile kıyaslanabiliyor. Bir başka çalışmaya göre ise yüksek miktarda argan yağı tüketimi, kötü kolesterol seviyesinin düşüşü ve kandaki antioksidan miktarının artışı ile ilişkilendirilebiliyor. Bu sonuçlar son derece ümit verici olsa da argan yağının insanda kalp sağlığı üzerindeki etkilerini daha iyi anlayabilmek adına, daha büyük çapta araştırmaların yapılması gerekiyor.
 
4- Diyabet hastalarına umut verebilir
Hayvanlar üzerinde yapılan bir takım araştırmalar, argan yağının diyabeti önleyebileceğini gösteriyor. Araştırmalar kapsamında yüksek şeker içerikli gıdalar ile birlikte argan yağıyla beslenen farelerde, açlık kan şekerinin ve insülin direncinin kayda değer bir şekilde düştüğü görüldü. Bu sonuçlar, genel olarak argan yağının antioksidan içeriğine atfediliyor. Ancak bu verilerin insan açısından da geçerli olabilmesi için daha fazla araştırmanın yapılması gerektiğini unutmamak gerek.
 
5- Kanser önleyici etkileri olabilir
Argan yağı, belirli kanser hücrelerinin gelişimini ve üremesini yavaşlatabilir. Yapılan bir laboratuvar deneyi kapsamında, argan yağının polifenolik bileşenleri prostat kanser hücrelerine uygulandı ve kontrol grubuna kıyasla kanser hücre gelişiminin %50 oranında engellendiği görüldü.
 
6- Cilt yaşlanmasının belirtilerini azaltabilir
Argan yağı, birçok cilt bakım ürününde popüler bir içerik olarak kullanılıyor. Yapılan araştırmalar, argan yağının beslenme düzeni içerisinde tüketiminin, enflamasyonu ve oksidatif stresi azaltarak yaşlanma sürecinin yavaşlatılmasına yardımcı olduğunu ortaya koydu. Benzer şekilde cilde doğrudan uygulandığında, onarımı destekliyor ve cilt sağlığının korunmasına yardımcı oluyor.
 
7- Bazı cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılabilir
Argan yağı, yıllardır iltihaplı cilt sorunlarının tedavisinde kullanılıyor – özellikle de argan yağının anavatanı Kuzey Afrika’da. Argan yağının belirli cilt enfeksiyonlarının tedavisindeki başarısı üzerine sınırlı sayıda bilimsel kanıt olsa da bu amaç için sıklıkla kullanıldığı bir gerçek. Ancak yapılan güncel çalışmalar sonucunda, yağın yapısında birçok antioksidan ve anti-enflamatuar bileşenin olduğu ortaya konduğundan, deri dokusunu tedavi edebilmesi artık çok da şaşırtıcı değil.
 
8- Yaraların iyileşmesini hızlandırabilir
Hayvanlar üzerinde yapılan bir deney, ikinci derece yanık yaralarına sahip farelere 14 gün boyunca günde iki kez verilen argan yağının yaraların iyileşme hızını artırdığını ortaya koydu. Bu veriler, herhangi bir kesinlik sağalamasa da argan yağının yaralı doku onarımında olası etkisini ortaya koyuyor – elbette ki insanlar üzerinde yapılacak araştırmalar şart.
 
9- Cildi ve saçları nemlendirir
Arganın yağ içeriğinin çoğunu oluşturan oleik ve linoleik asitler, cilt ve saç sağlığının korunması açısından hayati yapı maddeleridir. Argan yağı, genelde cilde ve saçlara doğrudan uygulanıyor; ancak ağız yoluyla tüketimi de faydalı görünüyor. Yapılan bir çalışmada, argan yağının hem oral hem de bölgesel kullanımının cildin nem içeriğini düzenlediği görüldü. Arganın saç sağlığı üzerindeki etkisine dair çalışma olmasa da bazı araştırmalar benzer besleyici içeriğe sahip diğer bitkisel yağların saç hasarını azalttığını gösteriyor.
 
10- Deri çatlaklarının tedavisinde ve önlenmesinde kullanılır
Herhangi bir araştırmayla etkisi kanıtlanmış değil; ancak argan yağı, deri çatlaklarının önlenmesinde ve tedavi edilmesinde sıklıkla kullanılıyor. Araştırmaların argan yağının iltihaplanmaların düşürülmesi ve cilt esnekliğinin artırılması üzerindeki söylemleri düşünülecek olursa, birçok insanın deri çatlakları için neden argan yağını kullandığı anlaşılabiliyor.
 
11- Akne tedavisinde kullanılabiliyor
Henüz sağlam bilimsel kanıtlar olmasa da bazı kaynaklar argan yağının akne tedavisinde etkili olduğunu iddia ediyor. Gerçekten de argan yağının antioksidan ve anti-enflamatuar bileşenleri, akne sonucu oluşan kızarıklıkların ve tahrişin hafifletilmesinde etkili olabiliyor. Argan yağının cildiniz üzerinde etkili olup olmayacağı, sebebine bağlı olarak değişir. Sorununuz kuru cilt ve genel tahriş ise argan yağı çözüm sağlayabilir. Ancak akneleriniz hormonsal sıkıntılar sonucu oluşuyorsa, yağın herhangi bir rahatlatma sağlamasını beklememelisiniz.