Cemal Kaşıkçı cinayetinin kitabı yazıldı

Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nda vahşice katledilen Cemal Kaşıkçı cinayetinin kaleme alındığı Diplomatik Vahşet isimli kitabın yazarlarındanFerhat Ünlü, CRI Türk’te Irmak Hekimoğlu’nun programında bilinmeyenleri açıkladı.

Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nda vahşice katledilmesinin ardından, cinayete ilişkin önemli bir kitap yazıldı. Diplomatik Vahşet isimli kitabı araştırmacı gazeteciler; Abdurrahman Şimşek, Ferhat Ünlü ve Nazif Karaman kaleme aldı. Kitabın yazarlarından Ferhat Ünlü, CRI Türk’te Irmak Hekimoğlu’nun programa konuk oldu ve Kaşıkçı cinayetinin bilinmeyenlerini anlattı.

“Kaşıkçı’nın Türkiye sevdalısı olması Salman’ı kızdıran faktörlerden biri”
Ferhat Ünlü, programda yaptığı açıklamalarda Cemal Kaşıkçı’nın Türkiye sevdalısı oluşunun hedef seçilmesindeki önemli faktörlerden biri olduğunu söyledi.
Kaşıkçı’nın bölgedeki en demokratik ülke olarak Türkiye’yi görmesinin Veliaht Prensi kızdırdığını belirten Ünlü, “Türkiye’nin cinayet mahalli olarak seçilmesindeki neden de bu. Amaç, Türkiye’yi töhmet altında bırakmak” dedi.
Ünlü, cinayet ile ilgili verilen detaylar hakkında “Biz böyle bir bilgiye ulaşamadık” açıklamasında bulundu.

“Ceset muhtemelen rezidans kuyusunda”
Bavulların, rezidansa girdikten sonra çıkışının olmadığını vurgulayan Ünlü, cesedin parçalarının muhtemelen rezidanstaki kuyuya atıldığını belirterek, “Türk polislere kuyuda arama izni verilmedi ve Türkiye Viyana Sözleşmesi’ne aykırı davranmadan bu süreci ilerletti” diye konuştu.

“İnfaz timinde yer alan üyelerden biri trafik kazası süsü verilerek öldürüldü”
Cemal Kaşıkçı cinayetini hayata geçiren infaz timinde yer alanların yargılanma süreçleriyle ilgili de açıklamalarda bulunan Ferhat Ünlü, idam kararı verilen üyelerin idam edileceğini düşünmediğinin altını çizdi.

Konuşma eğilimi olanları öldürebileceklerini söyleyen Ünlü, “İnfaz timinde yer alan üyelerden biri konuşma eğilimi olduğu için trafik kazası süsü verilerek öldürüldü” dedi.

Ünlü, Suudi Arabistan’ın dışarıya kapalı bir ülke olduğunu ve bu yüzden de oradaki yargılamaya dair ne olduğunun çok bilinmediğini ve bilinebileceğini de düşünmediğini ifade etti.