Eğitimci Yazar Mehmet Azim’in, okul fobisi ile ilgili hem anne-babalara ve öğretmenlere çok önemli uyarıları var.

Okul fobisi, eğitim öğretim hayatının her aşamasında karşımıza çıkıyor. Özellikle ilkokul birinci sınıfa başlayan öğrencilerde… İlkokul birinci sınıfa başlayan bazı öğrencilerde okula gitmekte isteksizlik, zorlanma görülebilir, hem veliler hem öğretmenler hem de rehber öğretmenler dikkatli olmalı ve sorun büyümeden gerekli önlemleri almalılar… Özellikle kaygı bozukluğu olan çocuklarda, okul fobisi daha sık görülüyor. Kaygı bozukluklarının temelinde ise biyolojik etkenler yer alıyor. Okul fobisinin çözümünde profesyonel bir destek alınması şart. Ancak eğitim- öğretim faaliyetlerine bakan yönüyle ailelerin ve öğretmenlerin, dolayısıyla okulun olaya olumlu yaklaşımı, problemi azaltacak ve çözümü hızlandıracaktır.

Okulun açıldığı ilk günlerde, okul bahçesinde bazı mutsuz çocuklar görülebilir, bu öğrencilerin hepsinin okul fobisi olduğu anlamına gelmez. İlk önce çocuk, yakınlarının yanında olmasını isteyebilir ama zamanla bu talebinden vazgeçer. Yakınlarının yanında bulunmasını istemesi uzun süreli bir istek ise burada dikkatli olmak gerekir. Okul fobisinde günler geçmesine rağmen çocuk, annesinin sınıfta veya okulda bulunmasını ister, yanından ayrılmasına izin vermez. Kısa süreli talepleri okul fobisinin dışında tutmak gerekir. Örneğin bir iki haftada sona eren talepler, korkulacak bir durum olmadığını gösterir.

Çocuk, vaktinin çoğunu ailesinin yanında geçirir. Onun başarısında ve hayata en güzel şekilde hazırlanmasında aile takibinin önemli bir yeri vardır. Ne sıkıp zarar vermek ne de tamamen bırakıp nereye gideceğini bilmeden uçup kaçmasına neden olmak gerekir. Hem aşırı koruyucu hem de aşırı eleştiren ailelerde büyüyen çocuklarda, yanlış anne-baba tutumuna bağlı olarak okul fobisi gelişebilir. Burada orta bir yol bulmak gerekir.

Anneler, zorunlu olmadıkça çocuklarından uzun süre ayrılmamalıdırlar. Ayrı kalma durumlarında, annenin yerini alacak yetkin aile bireylerine ihtiyaç vardır. Onlar, annenin yokluğunu hissettirmemeye çalışmalıdırlar. Okul fobisi olan çocukların çoğunda, anneden ayrılma kaygısının olduğu araştırmalarla da kanıtlanmıştır.

Aile içinde güven duygusunun gelişmesi için bir diğer nedenin uygun baba modeli olmasıdır. Çocuk, her zaman babanın varlığını, sıcak nefesini, yakın ilgisini ister. Dolayısıyla iş yoğunluğu, yorgunluk bahanesiyle çocuklardan uzak duran babalar, okul fobisi, başarısızlık, disiplinsizlik gibi birçok sıkıntının oluşmasına zemin hazırlamaktadırlar. Küçük zihinsel engelleri olmasına rağmen, bazı çocukların, ailenin ilgisi ve yetkililerin hassasiyeti sayesinde normal öğrenciler gibi öğrenebildiğinin birçok örneği vardır. İlgisiz aileler nedeniyle kaybedilmiş, birçok öğrenciden bahsetmek de mümkündür.

Çocuğun, okulda sıcacık bir öğretmen ilgisiyle karşılaşması, fobi riskini azaltır. Daha okulun ilk günlerinde öğretmenin iyi bir gözlem yapması, öğrencileri tanımaya çalışması ve çocuklarla tek tek ilgilenmesi, öğrencilerle öğretmen arasında sıcak ilişkilere vesile olur. Okul fobisi tedavisinin çözümünde zamanlamanın çok önemli olduğunu unutmayın, bunun için öğretmenin, velinin ve diğer herkesin hassas olması gerekir. Problemin erken belirlenmesi çözümü kolaylaştırır. Değişik çözüm yolları ve vesileler bulunarak çocuk mutlaka okula götürülmeli ve alıştırılmalı. Çocukta güven duygusu oluştukça, yanında bir yakının bulunması isteğinden zamanla vazgeçecektir.



Okul fobisinin çözümü için 3 adım:

Okul fobisini dile getirmeyin. Kaygılı olduğunuzu belli etmeyin.
Çocuklarla etkili zaman geçirin.
Eğlenceli eğitim ortamı fobiyi ortadan kaldırır.