Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Dr. Kerem Kınık, Türkiye’yi kan ürünlerinde dışa bağımlılıktan kurtarmak için yıl sonunda “Plazma fraksiyonu” üretim sistemini hayata geçirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Kınık,  Türkiye’nin kan ürünlerinde dışa bağımlı bir ülke olduğunu, bunun önüne geçmek için kurum olarak çalışmalar yürüttüklerini söyledi.

Kızılayın en önemli görevlerinden birinin de güvenli kan temini sağlamak olduğunu anımsatan Kınık, Türkiye’de yılda 2,4 milyon ünite kana ihtiyaç duyulduğunu, bunu tedarik etmeye çalıştıklarını belirtti.

Türk Kızılayının yılda ortalama 1,9 milyon ünite kan topladığını aktaran Kınık, “Her 4 saniyede bir kana ihtiyaç var. Yaklaşık 3 bin kişilik ekiple bu işi yürütmeye çalışıyoruz” dedi.

Güvenli kan temini, özellikle de düzenli kan bağışçısı kazanma noktasında yeni programları bulunduğunu dile getiren Kınık, şu değerlendirmede bulundu:

“2016 yılı sonrası hedeflerimiz, Türkiye’de bütün kanın Kızılay aracılığıyla toplanması, güvenli bir şekilde testlerinin yapılması ve ihtiyaç sahibi hastalara verilmesini sağlamaktır. 2016 sonunda yeni bir planımız var. O da Türkiyeyi kan ürünleri noktasında dışa bağımlılıktan kurtaracak kan plazma fraksiyon üretim sistemini hayata geçirmek. Kızılay, bu plazma fraksiyon sisteminde temel tedarikçisi konumunda. Bu konuda Sağlık Bakanlığımız, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TUSEB) ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıyla iş birliği yaptık. Umuyorum ki yıl içinde bu sistemin altyapısı tamamlanır.”

İthalat giderleri Türkiye’de kalacak

Kan ürünlerinin çok pahalı olduğuna dikkati çeken Kınık, kuruluşlarının bu ürünlerin sağlanması yönünde çalışması olduğunu söyledi. Kınık, bu konuda çeşitli toplantılar düzenlediklerini aktararak, toplantılarda 2016-2020 yılları arasında Kızılayın gerçekleştirmeyi hedeflediği strate

Kınık, Türkiye’nin her noktasına ulaşmaya çalıştıklarını söyleyerek, “Kan her yerde ihtiyaç. Türkiye’de en çok kan ihtiyacı olan il, nüfusundan dolayı İstanbul. Kan için kullandığımız birçok plazma yurt dışından geliyor. Plazma fraksiyon sistemiyle Türkiye artık kendisi kan ürünleri üretecek konuma gelecek. Kan ürünleri için ödediğimiz yüklü miktardaki parayı yurt içinde tutmaya başaracağız. Daha ileri dönemlerde Türkiye’den ihracata da başlayabiliriz” ifadesinde bulundu.